federasyon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
federasyon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Temmuz 2011 Çarşamba

Neredesiniz Ey Ahali?

Sizi siz yapan,karnınızı doyuran, çok sevdiğiniz ekranlarda, gazete köşelerinde yazarken de saçmalarken de bulunmanızı sağlayan, şirketinizi büyüten, reklamınızı yapan bu camiaya borcunuzu ödeyin.

İki tane kız kardeşimiz, ablamız kamuoyu yaratmaya, camiayı uyandırmaya, bir tutmaya çalışırken, ellerinde çomakla arı kovanını karıştırırken, yapayalnızlar…Türk spor tarihinin en büyük oyunu yazılmış, oynanıyor. Başkan devirme operasyonu mu, bir kulübün ele geçirilmesi mi nasıl bir sinsi tezgah, içinden çıkamıyoruz.
'Temiz Ayaklar' diye bir pazar sabahı kararttınız dünyamızı. Sızdırdığınız bilgilerin alayı safsata çıktı. Soru sormadan yayınladı gazetecilerimiz ellerine geçenleri, polis gazetecileri yine cirit atmaya başladı ortalıkta. Biz de istiyoruz temiz futbol, en başta biz istiyoruz tertemiz bir kulüp . Sizin için yok edilmeye / ele geçirilmeye / değersizleştirilmeye değer bir şirket var ortada ama burası bizim yuvamız. Neresinden tutsak elimizde kalıyor soruşturmanız. İbrahim Akın’a şike teklif eden Adalı’yla zahmet edip görüşmediniz. Şikenin belgesi diye yayınladığınız fotoğraflarda görünen İbrahim Akın ortalarda yok. Fetva bile istemiş adam. Şikeyi becerememekten töhmet altında olan Trabzonspor asbaşkanı nerede, aylardır şikeci Fenerbahçe diye ortalığı ayağa kaldıran Trabzonspor camiası niye bu kadar sessiz? Şikeci futbolcular Mehmet Yıldız, Musa Aydın niye şike yaptıkları halde goller attılar asistler yaptılar? Onu geçin Mehmet Yıldız’ı niye serbest bıraktınız? Her maçtan önce ve sonra bir araya gelebilecek kulüp yetkililerin fotolarını basına vererek işte şikenin belgesi diye yayınlatmak hangi amaca hizmet ediyor? Nerede Emenike’nin para sayarken kamera kaydı? Onu servis edin önce. Emenike 9 milyon £ karşılığı Fener maçından önce alınmışsa babasından mı istenmiş? Karabük’te bir muhatabı yok mu bu alışverişin? Emre’nin yeğenini göz altına alıyorsunuz Emre yok. Cüneyt Çakır’ı yollayanlar nerede? Son 5 maçın sonucunu bilenler niye beklemişler ligin sonunu Trabzonspor’un emeği çalınırken niye susmuşlar, iddaa mı oynuyormuş bunlar o sırada? Yönetimdeki iktidara yakın isimlerin hiçbir şeyden haberi yok, bilgilerine bile başvurulmuyor,ortalarda da gözükmüyorlar.

Bu soruları görevi olanlar, bu kulüpten yıllarca alanlar niye sormuyor da bu kulübe her şeyini verenler yalnız kalıyor. Bu kulübün gerçek sahipleri bu soruları soruyor ve cevap bekliyor. Fenerbahçe’nin akıl sahibi , menfaat gözetmeyen destekçileri bugün susmayanlardır. Fenerbahçe taraftarı hemen örgütlenmeli ve kulübüne sahip çıkmalıdır. Yarın leş ortaya gelince üşüşecek olanlar kargaları, bu kulübün sırtında senelerce dolaşanları unutmayacağız…

Ha ortada hiç mi bir şey yok? Bu kirli ilişkilerin hepsi mi yalan? Ne buna hayır diyecek durumdayız ne de Aziz Yıldırım’a kefil olacak . Bir suç varsa ama ötekiler demeden önce kabul ederiz cezayı, hangi ligde olursa olsun sahipsiz bırakmayız bu takımı. Fenerbahçe’yi küme düşürecek denli kirli işlerin, ilişkilerin içerisinde olanlarla hesabımız zaten var. Bu dün de böyleydi bugün de böyle. Açtıkları çukurda boğulsunlar. Sorduklarımızın cevaplarını verin , lamı cimi yok ligden düşürün takımı. Biz de tüm nefretimizi bu camiayı bu duruma getirenlere kusalım. Ancak ülke futbolunu tertemiz yapıyoruz, arap sabunu ile yıkıyoruz derken elinizde hazır delilleri bulunan konuları da es geçmeyin isteriz.

28 Aralık 2010 Salı

Yargısız İnfaz...

Taurasi olayına dair B numunesinden kesin bir sonuç çıkana yazmamaya kararlıydım ancak TBF Sağlık Kurulu Başkanı olan Prof.Dr.Turgay Atasü'nün bugünkü açıklamalarından sonra tutamadım kendimi. Bakalım neler demiş Atasü açıklamalarında;

"Aslında Taurasi’nin B numunesinin 10 gün içinde test edilmesi gerekirken, Ocak ayının içine atıldı. Zaten oynayamadığı için de buna hoşgörüyle bakıldı. Taurasi’nin B numunesinde de bir değişiklik olmaz. Ben bugüne kadar böyle bir değişiklik görmedim. Çünkü bu testleri gerçekleştiren laboratuvar, pozitif çıkan sonuçları bir kaç kez tekrarlıyor. Taurasi bu duruma göre normalde 2 sene ceza alır. Dünya basketbolunun zirvesinde biri ama ne yapalım, o da kullanmasın. Hiçbir suçlu 'Ben yaptım' demez. B numunesi çıktığında göreceğiz. Tüm yapanlar inkar eder."
Yani Basketbol Federasyonu'nun sağlık kurulu başkanı kafasında kurmuş darağacını vurmuş tekmeyi, Diana'yı sallandırmış kamuoyunun önünde. Kim bu Turgay Atasü? Profesör doktor ünvanını aldığına göre branşı olan kadın hastalıklarında uzmanlaşmanın da ötesine geçmiş bir tıp insanı, peki daha başka? Daha başkası Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nde geçmiş yıllarda aktif olarak yönetimde görev almış hatta Divan Kurulu Başkanlığı yapmış bir BJK kongre üyesi. Taraf olmayı ünvanına tercih ettiğini düşündüğüm Atasü'ye imkan olsa da şu soruları sorabilsem keşke;

- İlk olarak madem B numunesi ve A numunesiyle yapılan testler farketmiyor, neden yapılıyor o zaman B numunesiyle 2. bir test? Daha önce A numunesi (+) olmasına rağmen B numunesi (-) çıkan sporcular yok mu? "False positive" kavramından da mı haberdar değil yoksa sağlık kurulu başkanı?

- Peki diyelim B numunesi de (+) çıktı ve Diana'nın ceza alması kesinleşti, sormazlar mı adama WADA'nın Yasaklı Maddeler listesinde "Specified Stimulant" olarak yer alan, insan vücudunda doğal olarak bulunmayan, yine Atasü'nün kendi deyimiyle ülkeye girmesi mümkün olmayan ve 3 saatte vücuttan atılabilen bir madde olan "Cathine" kullanan Kerem Gönlüm'e 1 yıl ceza verilirken "Non-specified Stimulant"sınıfında yer alan Modafinil kullanan Taurasi'ye neden 2 yıl diye? İyi(!) aile babası veya örnek(!) bir sporcu olmasından dolayı mı doping yaptığı kesinleşen Kerem'in cezasında indirim yaptınız yoksa başka sebeplerden dolayı mı?

Yalnız Turgay Atasü değil tabii ki konu Fenerbahçe olunca mal bulmuş mağribi gibi davrananlar. Hıncal Uluç'undan Kaan Kural'ına, Ünal Özüak'ından boğazın karşı yakasının çocuklarına kadar herkeste bir bayram havası, tabii ki bu yaratılan havada başından beri bu süreci yönetemeyen aciz Fenerbahçe yönetiminin ve iş bilmez Basketbol Federasyonu'nun katkısını da es geçmemek lazım. Sırf işin içinde Fenerbahçe var diye böylesine bir yargısız infaza girişenlere de son bir şey daha; söyleyecekleriniz varsa bunun için yapılacak testin nihai sonucunu beklemek mecburiyetindesiniz, kalemlerinizi ve dillerinizi çamur at izi kalsın felsefesiyle kullanmaktan vazgeçin, bahsettiğimiz kişi taraflı tarafsız herkesin gıptayla seyrettiği tartışmasız dünyanın en iyi kadın basketbolcusu, bir tane Diana Taurasi var, başka da bulamazsınız...Bunu bilip buna göre de davranmak zorundasınız...

14 Ekim 2010 Perşembe

Derya Restaurant'ta Bir Fener'sin...

Dunden ve mactan bahsetmeden once Basketbol Federasyonu'na bir selam etmek gerekir diye dusunuyorum. Cok degil daha 1 ay once Dunya Sampiyonasi duzenlemis ve buradan da gumus madalyayla ayrilmayi basarmis bir ulkede oynanan Cumhurbaskanligi Kupasi macinin -gerci "Cumhurbaskanligi" kavrami da sadece sozde kaliyor ya neyse- yayin hakkini yalnizca D-Smart platformunun kanali SportsTV'ye vererek bircok basketbolseveri bu mucadeleden mahrum birakan Federasyon'dan bahsediyorum evet. Dunya Sampiyonasi'nda yeterince mac izlediler zaten bunu izlemeseler de olur diye mi dusunduler bilemiyorum ama dun bizim gibi maci izlemek icin yollara dusenlerden agiz dolusu kufurler yediler, orasi kesin.

Gectigimiz senelerin basketbol maclarindaki favori mekani Cizgi Bar'in kapanmasindan sonra dunku istikametimizi Tunali'daki BeerStation olarak belirlemistik. Macin baslamasina yarim saat kala bir anda bardaktan bosanircasina yagmaya baslayan yagmurun azizliginden midir nedir mekanda D-Smart yayinlarinda problem yasaninca kisa sureli bir kriz anindan sonra rotamizi Cevre Sokak olarak belirledik. Belirledik belirlemesine ama yagmurun da etkisiyle arap sacina donen trafikte yeni careler aramaya baslamistik ki HoAmca'nin aklina Esat Dortyol tarafinda kucuk bir meyhane olan eski adiyla Derya Pilsen yeni adiyla Derya Restaurant geldi. Arabayi trafikte sıkıstıgımız sokaga park ettikten sonra D-Smart yayinin olmasi umuduyla yuruyerek 5-6 dakika mesafedaki mekana dogru HoAmca ve aynovkungfu ile yagmur altinda yol almaya basladik. Tavaninda asili balik aglari, duvarlarda yer alan nostaljik album kapaklari ve los ortamiyla tam bir aksamci meyhanesi gorunumundeki mekana girince ilk sorumuz elbetteki "D-Smart yayininiz var mi?" oldu. Sorumuza olumlu yanit alinca "Ne maci var yahu?" seslerinin arasinda hemen mekanda bulunan dev projeksiyon perdesinin onundeki masada yerimizi aldik ve Zeki Muren sarkilari esliginde maci izlemeye koyulduk. Boyle bir mekani bulmusken raki icmemek olmaz deyip rakimizi ve mezelerimizi de soylemeyi ihmal etmedik tabi ki.

Macin ilk dakikalarini kacirmis olmanin moral bozuklugu ekrana yansiyan skorla birlikte neseye donusmustu. Ozellikle pota altindan Oguz'la buldugumuz basketler ve yaptigimiz iyi savunma dikkat cekiciydi ilk periyotta. Oguz demisken milli takim kampinda verdigi kilolar ve oyun alaninin genislemesi Oguz'a oldukca yaramis gorunuyor, bunu Turkiye Kupasi maclarinda oldugu gibi dun de cok net olarak gozlemledik, ancak halen ribaund konusundaki eksikliginin devam ettigini soyleyebiliriz.

Ikinci periyotta daha dengeli bir oyun vardi sahada ancak bu periyotta da isler iyi gidiyordu Fenerbahce adina, devrenin son saniyelerinde yenilen 3 sayilik baskete ragmen soyunma odasina 11 sayilik farkla gidiyorduk. Mekandan ve skordan fazlasiyla memnunduk ve Hido'nun dedigi gibi "moraller gayet iyi"ydi. Devre arasinda muhabbet mactan uzaklastiysa da onceki senelerden kalan 3.periyot fobimizden de dem vurarak 3.periyotun baslamasiyla maca donus yaptik. Bu periyotla beraber Or-Ka masadaki yerini alirken, is nedeniyle maci izleyemeyen Alkolik telefonla skoru takip ediyordu. Periyota firtina gibi basladik ama firtinanin devamini getiremeyince macin son ceyregine yalnizca 2 sayilik farkla onde girebildik. Efes Pilsen, Kerem Gonlum ve Kerem Tunceri'nin yani sira yeni transfer Roberts'la maca ortak olmayi basarmisti.
Macin son periyotunda farki tekrardan acmamiza ragmen macin sonlarinda yasadigimiz akil tutulmasiyla 39 dakika onde goturdugumuz maci kendi ellerimizle Efes'e verdik. Tabi bu noktada Efes Pilsen'in yaptigi sertlik dozaji yuksek ve yer yer faullu savunmaya goz yuman fakat ayni toleransi Fenerbahce'ye gostermeyen hakemleri de atlamamak gerek diye dusunuyorum.

Son periyotta mac kafa kafaya geldiginde Damir ustunu degisip sahaya girip 1-2 ucluk sallasa diye aklimdan gecirmedim degil, onun veya benzer tipte bir oyuncunun eksikligini hissedecegiz gibi bu sene. Bu arada ilk ciddi sinavina cikti koc Spahija takimin basinda, macin ivmesinin Efes'e dondugu anlarda mola almakta gecikti ama elbette ki takimin oldugu gibi onun da zamana ihtiyaci var. Sonuc olarak ne olursa olsun 16 sayidan bu maci Efes Pilsen'e vermememiz gerekiyordu, mac sonunda kameralar basta Kerem Gonlum olmak uzere Efesli oyunculari gosterirken 2 onceki kirmizi kazakli cengaver agabeyi anmadan gecemedim ne yalan soyleyeyim. 3 seneye yakin Efes'te calismis olmama ragmen inanilmaz derecede tiksiniyorum Efes Pilsen'den ve sozde taraftarlarindan. Belki abarti gelecek ama Kadikoy'de Galatasaray'a kaybetsek dun geceki kadar uzulmezdim. Her acidan agir bastigimiz boylesine bir macta taraftar destegini de arkamiza almisken alinan bu maglubiyet takimiza yakismadi. Mactan sonra ise tesadufen de olsa buldugumuz ve hepimizin cok sevdigi Derya Restaurant'tan bir sure daha ayrilmayip Eowyn ve Alkolik'in de katilimiyla kendimizi muhabbetin ve muzigin akisina biraktik.

Bugun ise yeni bir gun...Dun dunle beraber gitti cancagizim, yeni seyler soylemek lazim deyip Baskent Voleybol Salonu'nda yerimizi alacagiz. Gecen sezon kupayi kaldirdigimiz yerde aciyoruz voleybol sezonunu, gunun ve sezonun sonu yine kupa olsun...

11 Ekim 2010 Pazartesi

Amatorlerde Kupa Mesaisi...

Ekim ayiyla birlikte amator branslarda da heyecan basladi. Haftasonu oynanan ve Fenerbahce Kadin Basketbol takiminin sampiyonluguyla sonuclanan Fenerium turnuvasi ve Erkek Basketbol takiminin farkli kazandigi Turkiye Kupasi maclari her iki takimimizin onumuzdeki gunlerde oynayacagi Cumhurbaskanligi Kupasi karsilasmalari oncesinde takimlarimiza moral olmus oldu.

Basketbolun yani sira voleybolda da kadrosunu yaptigi flas transferlerle guclendiren erkek takimimiz hafta icerisinde Ziraat Bankasi ile Super Kupa mucadelesine cikacak. 14 Ekim Persembe gunu TVF Baskent 50.Yil Spor Salonu'nda saat 18:00'da baslayacak mucadelede blog kadrosu olarak da elimizden geldigince kalabalik bir sekilde yerimizi almaya calisacagiz. Hem ne de olsa Alkolik'le birlikte gectigimiz sezonun sampiyonluk macindan kalma yarim kalmis bir hesabimiz da var sozde Ziraat Bankasi taraftarlariyla.

Boylelikle basketbol ve voleybol takimlarimiz 13-20 Ekim tarihleri arasinda birbirinden onemli 3 kupa mucadelesine cikmis olacaklar. Yalniz gecmis senelerin aksine Basketbol Federasyonu'nun aldigi kararlar neticesinde Erkekler ve Kadinlar Cumhurbaskanligi Kupasi karsilasmalari Ankara'da degil Istanbul'da oynanacak. Daha onceki senelerde ayni gun icerisinde arka arkaya oynatildigina da sahit oldugumuz bu maclarin planlamasi Federasyon tarafindan oldukca ilginc bir sekilde yapilmis, zira Abdi Ipekci Spor Salonu'nda Fenerbahce-Galatasaray kadinlar macinin oldugu 20 Ekim tarihinde Fenerbahce Erkek Basketbol takimi da Sinan Erdem Spor Salonu'nda sezonun ilk Euroleague maci icin Rytas karsisinda sahne alacak. Bu da elbette ki Fenerbahce taraftarinin 2 karsilasma arasinda bir tercih yapacak olmasi anlamina geliyor.

Ozellikle gectigimiz 2 sezonda Galatasaray Kadin Basketbol takimini lige ortak etmek icin elinden gelen herseyi yapan Basketbol Federasyonu'nun boylesi skandal bir karar almasi bu sezon da benzeri cabalarin gosterileceginin en net isareti. Merak ettigim konu ise Fenerbahce yonetiminin bu durum karsisinda ne tepki gosterecegi. Federasyona gosterilecek ciddi bir tepki ile Kadinlar Cumhurbaskanligi Kupasi'nin 1 gun ileri veya geri kaydirilmasi cok zor olmasa gerek diye dusundugumu belirtip mac programina geciyorum;

13 Ekim Carsamba Fenerbahce-Efes Pilsen(Erkek Basketbol-Cumhurbaskanligi Kupasi/Abdi Ipekci Spor Salonu - 20:00)
14 Ekim Persembe Fenerbahce-Ziraat Bankası(Erkek Voleybol-Super Kupa/Ankara Baskent Spor Salonu - 18:00)
20 Ekim Carsamba Fenerbahce-Galatasaray(Kadin Basketbol-Cumhurbaskanligi Kupasi/Abdi Ipekci Spor Salonu - 20:00)
20 Ekim Carsamba Fenerbahce-Lietuvos Rytas(Erkek Basketbol-Euroleague Karsilasmasi/Sinan Erdem Spor Salonu - 19:15)