cl etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
cl etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Ekim 2010 Salı

RoKa CL FF - 2.Hafta Sonuçları

Biraz gecikti ama Şampiyonlar Ligi 2. maçları ardından FF sonuçlarını özet olarak da olsa not düşeyim istedim.

- A grubunda Inter ve Tottenham rakiplerine 4 gol atarak puanlarını 4’e çıkardılar ve avantaj sağladılar.
- B grubunda Lyon deplasmanda Hapoel’i 1-3 yenerek puanını 6’ya çıkartırken Schalke Benfica’yı 2-0 yenerek 3 puanı hanesine yazdırdı.
- C grubunda Valencia evinde Manchester’a yenildi. Rangers ise aynı skorla Bursa’yı evinde devirdi, 1-0.
- D grubunda Kopenhag haftanın sürprizine imza atarak deplasmanda Pana’yı 0-2 ile geçerek puanını 6’ya çıkardı. Barcelona ise deplasman da yine Rubin’e puan verdi, 1-1. Messi’nin yokluğunda İspanya milli takımından bir farkları yok. Habire top çevir dur. İyi hoş da bir yerden sonra da bayıyor be. Messi söylenenden fazlası Barcelona için.
- E grubunda Bayen ve Roma zorlansalar da rakiplerini aynı skorla yendiler, 2-1.
- F grubunda Moskova Zilina’yı 3-0 ile rahat geçerken Chelsea Marsiya’yı 2-0 ile geçti.
- G grubunda Madrid zorlansa da Auxerre’i deplasmanda 1-0 yenmeyi başardı. Grubun diğer maçında ise Ajax ve Milan 1-1 berabere kaldı.
- H grubunda keyifli maçta Arsenal deplasmanda Partizan’ı 1-3 ile geçti. Shakhtar ise Braga deplasmanında zorlanmadı ve 3-0 gibi net bir skor ile puanını 6’ya çıkardı.

Gelelim Fantezi Futbola. Haftanın en çok kazandıran ilk 11’i ile başlayalım:

Kaleci:
Stojković (Par), Wiland (Kop), Enyeama (Hap), Fabiański (Ars): 8 Puan

Savunma:
Terry (Che): 12 Puan
Broadfoot (Ran), Lucio (Int): 9 Puan
Mexes (Rom), Squillaci (Ars): 8 Puan

Ortasaha:
Douglas Costa (Sha): 13 Puan
Bastos (Lyo): 12 Puan
Sneijder (Int), Schweinsteiger (Bay): 11 Puan

Hücum:
Eto’o (Int): 17 Puan
Pavlyuchenko (Tot), Ari (Spa), Luiz Adriano (Sha): 10 Puan

RoKa FF Ligi’nde ise 81 tam puan alan Mulenovic SK 2.maç haftasını ilk sırada tamamladı. Bu iyi skor kendisini genel sıralamada üçüncülüğe kadar çıkarttı. 70 puan toplayan Plase haftanın en iyi ikincisi olurken UncleHO 66, Azbispor 65 ve lig lideri Raistlin Juniors 59 puan topladılar bu hafta.

2. Haftanın En İyileri:__________Genel Sıralama:
1. Mulenovic SK: 81 Puan___________1. Raistlin Juniors: 138 Puan
2. Plase: 70 Puan_________________2. Azbispor: 137 Puan
3. UncleHO: 66 Puan______________3. Mulenovic SK: 131 Puan
4. Azbispor: 65 Puan______________ 4. DMT United: 127 Puan
5. Raistlin Juniors: 59 Puan_________ 5. UncleHO: 118 Puan

RoKa Head To Head ligine ise Azbispor, Plase, Mulenovic SK, stardust, Zephrum F.C. ve DMT United rakiplerini geçerek haftayı 3 puan ile kapattılar.

Average_______45 - 57 Azbispor
Plase_________68 - 37 Gençgolcüler
Mulenovic SK___67 - 54 UncleHO
Raistlin Juniors__59 - 28 OsiRis_TR
Aziz GERRARD__24 - 51 stardust
Zephrum F.C.___37 - 33 Diego FC
Cipolla FC______40 - 45 DMT United

Predictor Tahmin Ligi’nde ise Azbispor 3132 puanla ilk sıradaki yerini korudu. Ardından bu hafta atak yapan Zephrum FC geliyor, 2711 puanla. Raistlin Juniors 2649 puanla 3.sırada yer alırken bendeniz 2567 puanla 4.sıradayım. Mulenovic SK ise 2489 puanla 5.sırada.

Halimiz duman. Süper Lig’deki performansı Devler Ligi’nde sergileyemiyoruz. Bursaspor’dan pek de bir farkımız yok. 3. hafta maçları öncesinde bütün takımı revize etmeyi düşünüyorum. Bu oyuncularla bu lig bitmez.

16 Eylül 2010 Perşembe

RoKa CL Fantezi Futbol 1.Hafta Sonuçları

Şampiyonlar Ligi’nde ilk maçlar geride kaldı. Arsenal, Chelsea ve Barcelona zayıf rakipleri karşısında farklı kazanırken, ligdeki tek Türk takımı olan Bursa ise evinde Valencia’dan 4 yiyerek haftanın en farklı mağlubiyetlerinden birini aldı.

A Grubu: 2 maç da 2-2 berabere bitti. İlk yarısı oldukça hızlı geçen maçta Twente evinde Inter’e yenilmezken, yine aynı şekilde Bremen, Tottenham karşısında 0-2 geriye düştüğü maçtan beraberliği kurtarmayı başardı. Daha önce blogda yer verdiğimiz, alkollü araç kullandığı için kulübü tarafından cezalandırılan Theo Janssen Twente’nin ilk golünü atan ve Milito’nun kendi kalesine attığı golde korneri kullanan oyuncuydu. kulübüyle Twente’nin ilk golünü Başından beri bu grubun zorlu geçeceği belliydi ve ilk maçlar da bu yöndeki tahminleri boşa çıkarmadı.

B Grubu: Kazananlar ev sahipleriydi. Lyon Schalke’yi 1-0 ile, Benfica da Tel-Aviv’i 2-0 ile geçip 3 puanı hanelerine yazdırdılar. Lyon’un 50 dakika 10 kişi oynayan rakibi karşısında 2. golü bulamaması onlar için sıkıntı olabilirdi. Dünya kupasında izlediğimiz Bastos tam kendine göre bir takım bulmuş dedim kendi kendimi maçı dönüşümlü izlerken. Benfica’lı Cardozo attığı golden sonra kendi tribünlerine "sus" işareti yaparak onların tepkilerini daha çok çekti. Anlaşılan arada bir gerginlik var.

C Grubu: Manchester evinde Rangers’la berabere kalırken -ki sanırım gecenin en boktan maçıydı-, Valencia Bursa’yı 0-4 ile rahat geçti. Rotasyoncu Ferguson hem beni hem HoAmca’yı yaktı. Bursalıların hayalleri daha ilk maçtan yerle yeksan olurken Valencia’nın 2 golünü forvetleri 2 golünü de ortasaha oyuncuları attı. Bir de Joaquin var takımda. Daha ne olsun.

D Grubu: Barcelona beklendiği üzere Pana’yı rahat geçerken sahada tabi ki yine Messi şov vardı. Neyse ki 2 den çok atmadı. Bir penaltı kaçırdı, bir de Pedro’nun attığı golden önce topu iğne deliğinden geçirip 2 direği birden vurdu. Messi’nin bu izlenesi futbolunun dışında Barça’nın attığı bütün gollerde ve bütün oyununda bir estetik bir zeka var. Bu jenerasyonu çıplak gözle bir kez olsun izlemek lazım. Pana 5 gol yemesine rağmen kaliteli kadrosuyla bu grubun 2. olur. Govou ise attığı golle önce kendisini kadroya alan sonra çıkaran bendenizin kafamı duvardan duvara vurmama sebep oldu. Kopenhag evinde Rubin’i 87.dakikada bulduğu golle devirerek grupta iyi bir avantaj sağladı.

E Grubu: Geçen yılın finalisti Bayern evinde gruptaki en güçlü rakibi Roma’yı 2-0 ile geçmeyi başardı. Goller Alman milli takımının dünya kupasındaki iki vazgeçilmezi Müller ve Klose’den geldi. Olic’e saygım sonsuz. Futbol emekçisi deyince bir Olic, iki Kuyt’tır ama Klose’nin de kenarda oturmasını anlamıyorum. Cluj-Basel maçı ise benim için gecenin sürprizlerinden biriydi. Cluj evinde 3 dakikada 2 gol attı ve skoru da korumayı bildi. Basel’in en az beraberlikle döneceğini düşünmüştüm ama Stocker’in attığı gol onlara yetmedi.

F Grubu: Diğer bir sürpriz ise S.Moskova’nın deplasmanda Marsilya’yı tek golle geçmesiydi. Taiwo, Mandanda, Heinze gibi sevdiğimiz adamların yenilmesi beni üzdü ama Moskova’nın başında da tanıdık bir isim var, Valeri Karpin. Onu da severiz. Drogba’nın yokluğunda Chelsea’nin gol yükünü çeken isim Anelka’ydı zayıf rakip Zilina karşısında. İlk yarı 0-3 bitip 2. yarının başında da 4. gol gelince 6 rahat olur demiştim ama Chelsea Arsenal gibi çıkmadı. Sturridge ve Essien skoru belirleyen isimlerdi. Zilina’nın bir gol atması bile başarı.

G Grubu: Madrid, Higuain’in kaldığı yerden devam etmesiyle Ajax’ı evinde 2-0 devirdi. Mesut’un gelmesiyle Higuain’in bu sezon daha fazla gol atma ihtimali yüksek. Dünya kupasında kendisini tek geçen HoAmca’ya işe yaramaz 2 forvetini bir kenara bırakıp Higuain’i kadrosuna dahil etmesini salık veriyoruz. Grubun diğer favorisi Milan ise yine evinde Auxerre’i yine aynı skorla geçti. Goller, İtalya’ya döner dönmez kendini bulan Ibrahimovic’ten geldi. Ama yine de ben kendisinden hala nefret ediyorum. Yeni transfer Robinho ise burada oynarsam BJK’ye transfer olduğumda Avrupa Ligi’nde oynayamam diye oyuna yeden kulübesinde başladığı maçı orada bitirmek istese de 55. Dakikada zorla Pato’nun yerine oyuna girdi.

H Grubu: Kaptan Fabregas ve Arshavin’in güzel oyun ve gollerine Van Persie’nin yokluğunu aratmayan Chamakh ve 63’de oyuna girip 2 gol birden atan Dünya Kupası’nda oynadığı oyunla göz dolduran Meksikalı Vela’nın da katılmasıyla grubun favorisi olan Arsenal yarım düzine gol bıraktı Braga ağlarına. Grubun diğer maçında ise Donetsk evinde Partizan’ı 1-0 ile geçti. Klasik Lucescu savunması ve oyunuyla. Kaptan Srna maçtaki tek golü atarak beni dertlere salan başka bir oyuncu oldu. Donetsk’in gol silahlarından Fernandinho’nun cuma günü oynanan lig maçında ayağının kırılması hem kendisi, hem takımı hem de bizim için tam anlamıyla bir talihsizlik.

Gelelim Fantezi Futbola. Haftanın en çok kazandıran ilk 11’i ile başlayalım:

Kaleci:
Dykan (Mos) (8)
Savunma: Luisao (Ben) (12) - Srna (Sha) (11) - Badstuber (Mun) (9) - Van Buyten (Mun) (9)
Ortasaha: Fabregas (Ars) (19) - Arshavin (Ars) (14) - Hernandez (Val) (11)
Hücum: Anelka (Che) (13) - Messi (Bar) (12)

İsimlerin yanındaki ilk parantezler takımların kısaltması, ikinciler oyuncuların bu hafta aldıkları puanlar.

Romantik Kanaryalar Ligi’nde Dünya Kupası’nda ağzı yanan Raistlin Juniors 82 puanla zirveyi DMT United ile paylaştı ilk maçlar sonunda. Onların en yakın takipçisi ise 80 puanla Azbispor. 15 takımlı ligimizde 8 takım ortalamanın üzerinde puan alırken benimle birlikte 7 takım ortalamanın altında kaldı. Oyuna dahil olan tüm oyuncuların %52’sinin kadrolarına Messi’yi almalarına inat eden ben ve HoAmca gibiler 12 net puandan oldular bu hafta. Canımız sağolsun. Ya da Arshavin sağolsun.

RoKa Head To Head ligine ise Cipolla FC, DMT United, Raistlin Juniors, Mulenovic SK, UncleHo, Azbispor ve bendeniz galibiyetle başlayarak 3 puanı hanemize yazdırdık.

8 takımın katıldığı Predictor Tahmin Ligi’nde ise en fazla doğru tahmini yaparak 1698 puan alan Azbispor ilk sıraya yerleşti. Dünya Kupası’nda rezil bir performans sergileyen bendeniz 1255 puanla 2. sırada yer alırken yine Dünya Kupası’nda poposuyla top durdurur gibi tahmin yapan ve rekor üstüne rekor kıran Raistlin Juniors bir puan geriden gelmekte. Bu alanda spektaküler oyununu alıştığımız Serkane ise İstanbul’a yerleşme teleşından olsa gerek henüz aramızda değil.

Madem aramızda olmayanlardan bahsettik buradan tekrar bir çağrıda bulunalım onlara; Amarilla, Owner, Alkolik, Or-Ka, alsomo ve NTV Spor Fantezi Futbol ligimizde olup da henüz burada olmayan sevgili dostlar, hepinizi bekliyoruz en kısa zamanda.

Son olarak, bırakın D-Smart’ı Digitürk’ü gidin bir "Rüya Kutu" alın CL maçlarının hepsini izleyin rahat rahat. Kimseye minnet etmeyin.

13 Eylül 2010 Pazartesi

CL Fantasy Football

HoAmca'nın deyimiyle "Haydi Er Meydanına"

Şampiyonlar Ligi Fantezi Futbol başlıyor. Zaman az, hemen buradan uye olun. Takiminizi kurun ve asagidaki liglerimize katilin.

Herkesi bekliyoruz efem.

Classic League: 99363-18408
Head To Head League: 99363-18422

Ve tabi ki tahmin ligi. "Fantasy" sekmesinin yanında "Predictor"

Lig adı: Romantik Kanaryalar
Sifre: roka

5 Ağustos 2010 Perşembe

Aykut Kocaman Der Ki #1

"Fenerbahçe bu sene hem değişecek, hem de şampiyonluk için bir numaralı aday olarak yoluna devam edecek...Fenerbahçe değişecek..."

(Şampiyonlar Ligi 3. Eleme Turu rövanşında 0-1 kaybedilen Young Boys maçı sonrası)

29 Temmuz 2010 Perşembe

Young Boys 2 - Fenerbahçe 2

Kazım denen ... oynadığı hiçbir maçla ilgili yazmayacağım bundan sonra. Yazarsam blogu 3-5 gün değil tamamen kapatabilirler.

Skor falan umrumda değil. Defans yol geçen hanıymış, orta saha evlere şenlikmiş önemli değil, hepsi geçer. Ama anlamadığım ve içime sindiremediğim, Aykut Kocaman gibi bir adamın bu herif gibi ciddiyetsiz, beceriksiz, terbiyesiz bir adamla ne işi olabileceği. Devre arasında Raistlin'in söylediği gibi oynatacak adam eksikliğine veriyorum şimdilik. Ama yine de bu adam oynamaya devam ederse kapatırım lan bu Digiturk'u. Olmadı, sırf onun için gider bi twitter hesabı açarım. Olmadı, Yağız delikanlısı gibi kartona "jay jay" yazarım. Karşılamaya havaalanına giderim. Parası neyse verip Rüştü abisine benzetirim.

Görmedim ama okudukların doğruysa Emre de oyundan çıkarken Aykut'a artistlik yapmış. Seni de silerim çocuk. Hem de tek kalemde. Dönüp de arkama bakmam bile.

Aykut'a uzanan eller kırılsın.

O kadar.

28 Nisan 2010 Çarşamba

Vamos Barca!!!

Bu gece TSI 21:45'te 3-1'in rovansina cikiyorlar Barcelona ve Inter. Ilk maci yayinlamak yerine Metin Akpinar'i Messi'ye tercih eden StarTV'nin eli mahkum bu sefer.

Barcelona cephesinde gunlerdir suren bir hazirlik var, yonetim taraftarlardan maca 45 dakika once gelmelerini istedi, futbolcular Xerez macindan sonra giydikleri t-shirtlerle taraftara "bu maci sizinle kazanacagiz" mesaji gonderdiler, Barca TV hafta boyunca taraftarlari gaza getirici klipler yayinladi. Yillar once Chelsea karsisinda yaptiklarini Inter'e karsi da yapmaya calisacaklar, Nou Camp tarihi gunlerinden birini daha yasayacak, 98.000 karton yukaridaki koreografi icin kalkacak.

Inter cephesi ise ilk macin sonucunun da etkisiyle sessiz olan taraf, Mourinho faktorune olan guvenleri tam. Guiseppe Meazza'da taraftarinin destegini de arkasina alarak, Barca'nin hucumunu paralize etmeyi basarmisti Inter savunmasi, bakalim bu aksam bunda ne kadar basarili olacabilecekler.

Eslesmenin galibi cok buyuk bir surpriz olmazsa Madrid'de kupaya uzanan taraf olacak, yani yalnizca guzel oyunu daha da guzellestiren iki takimin mucadelesi icin degil bir nevi Sampiyonlar Ligi finali icin oturacagiz bu gece ekranin basina. Gonlum Barca'nin turu gecmesinden ve Bernabeu'da Real'e nazire yaparcasina kupayi kaldirmasindan yana. Macin baslamasina yalnizca 12 saat kaldi, saatlerinizi ayarlayin ve gercek bir futbol ziyafeti icin geri sayima baslayin...

15 Eylül 2009 Salı

Rüştü ve Manchester Maçı

Birkaç gazetede okudum bugün, idmanda Rüştü'nün kulak zarı zedelenmiş, bu akşam oynayamayacakmış. "Yapma Rüştü, yapma, yapma"

Haberi görünce bu akşamki muhtemel bir hezimetten sıyırmaya çalışıyor Rüştü kendini ve yine Hakan'ı atıyor kurtlar sofrasına diye düşünmekten alamadım kendimi. Eskiden bizdeyken de yapardı böyle şeyler ya da bize öyle gelirdi, şimdi olduğu gibi. Ne bileyim maç tehlikeye girince sakatlanır değiştirilmesini isterdi ya da elini cam keserdi falan filan.

Neyse ben yine de aklıma gelen bu kötü düşünceleri bırakayım bir kenara efendi gibi kendisine "geçmiş olsun" diyeyim.

25 Ağustos 2009 Salı

Dovmenin boylesi...

Kirk Bradley, Birmingham'da yasayan bir Manchester City taraftari. 25 yasindaki Bradley, Araplarin yaptigi transferlerden dolayi fazla gaza gelmis olacak ki, sag koluna Sampiyonlar Ligi Kupasiyla birlikte ‘Manchester City 2011 Champions League Winners’ yazisini dovme yaptirmis.

Pubda -baska yer olsa sasardim- otururlarken bir arkadasinin saka yollu olarak "Madem City'nin CL'yi alacagindan bu kadar eminsin neden bunun dovmesini yaptirmiyorsun" demesini ciddiye alan Bradley simdiden coverup icin dovmecisinden bir randevu daha alsa iyi olur zira City'nin CL kupasini muzesine goturmesi icin Araplarin parasindan cok ama cok daha fazlasina ihtiyaci var...

7 Mayıs 2009 Perşembe

Kapak Olsun

Çok işim var bugün ama bunu yazmadan güne başlamak istemedim. Erken bulduğu golden sonra ilk maçtaki iğrenç, oynayarak rakibini bozan değil de oynatmayarak kazanmaya çalışan oyununu aynen sergileyen Chealsea'ye, Hiddink'e, Drogba'ya, Ballack'a, Malouda'ya, Terry'ye, Lampard'a, Bosignwa'ya, A.Cole'a, Essien'e, kısacası hepsine ve İngilizlere ve Chealsealilere ve hatta hatta savunma oyunu diye bir oyun icat edene ve bu oyunu Çanakkale geçilmez tadında uygulamaya çalışanlara, bu galibiyetin kapak olmasını diliyorum.

Evet taktik bir deha olabilirsin, Barcelona ancak böyle durdurulur diyerek bütün takımı kendi yarı sahanda tutup, 3-5 kez kontra atak yapar ve gol de atabilirsin ama sonunda böyle bir gol yiyip evinin yolunu da tutabilirsin.

Barcelona'nın inanılmaz bir topa sahip olma üstünlüğü vardı bütün maç boyunca (Fener-bjk maçının ilk yarısı gibi) maçın genelinde özellikle de son bölümlerinde Barcelona 10 kişi olmasına rağmen Chealsealiler topu aldıklarında ileri degaj yaptılar sadece topu uzaklaştırmak için. Barcelona yılmadan saldırdı, şükür sonunda istediğini aldı. Hani bizim Hadımköy sporu koysan Barça karşısına o da bu taktikle oynar, oynayabildiği kadarı ayrı tabi.

Chealseali oyuncuların ingiliz kültüründen gelen yerinde, zamanında ve şerefsizce yaptıkları faullerle Barça'nın daha da etkili oynamasını engellemeleri 90 dakika etkili oldu. Bunun tersine Barçalı oyuncular kendilerine faul yapılsa dahi sonuna kadar ayakta kalmaya çalıştılar.

Guardiola'ya da kızmamak elde değil takım 10 kişi kalmasına rağmen 82. dakikaya kadar değişikliğe gitmedi, sadece Keita'yı sol beke çekti. Rutinin dışına çıkmak daha fazla net pozisyon üretmek için Bojan'ı, Gudjohnsen'i daha erken alabilir Yaya Toure'nin yerinde ortada oynayan ve oyunun gerisinde kalıp katkı sağlayamayan Busquet'i oyundan alabilirdi.

Dileyelim finalde bu hataları yapmasın, iki finalistte de eksikler olmasın ve keyifle izlenecek, adına yakışır bir final olsun.

Not: Evet verilmeyen penaltı ve hakemin yalnış kararları da var ama olsun böylesi daha keyifli kapak oluyor...

6 Mayıs 2009 Çarşamba

Iniesta...Londra yasta...

Sen su insanevladina Barcelona'da CL finali izlemeyi nasip ettin ya...Buyuk adamsin Iniesta...