15 Ekim 2011 Cumartesi

Bir İhtimal Daha Var...


"Bir ihtimal daha var, o da ölmek mi dersin" diye çevirmiştir Can Baba, Shakespeare'in o meşhur "To be or not to be, that is the question" satırlarını...

Keşke ölüm bir ihtimal olsaydı ama maalesef, aldığımız her yudum alkol kadar gerçek... Saat 23 olmuş, ben olması gereken alkol eşiğimi çoktan aşmışım. Artık başbakanın az alkol içsinler lafına mı darlandım yoksa başka bir şeye mi bilmiyorum ama bu alkol seviyesine gelirken aklımda iki ihtimal var... Ne önümdeki ekrandan taht oyunları kıvamında sırasıyla geçen Real Madrid ve Barcelona maçları ne de yanımda duran Bulfinch Mitolojileri kitabı aklımdan bu iki ihtimali çıkarmaya yetmedi. Birinci ihtimal Fenerbahçe Kadın Basket Takımı yarın kazanır, ikinci ihtimal kaybeder...

Ne olursa olsun; ne ilk kez kazanırız ne de son kez kaybederiz. O zaman bir ihtimal daha olmalı?

Benden cevap beklemeyin... O cevap bende ama sonra. Öncelikle ne olmayacağına dair iki kelamım var. 6 ay önce dopingci diye iftira atıp yüzüne tükürdüğün oyuncuyu yarın kendi renklerin altında tribüne çağırmak ve atacağı basketlerden sonra rakibine küfrütmek ihtimal değil. Ben şahsım adına bu cümlenin merkezindeki oyuncuya kızamıyorum. İftira olduğu gün haklı olarak gitti. Kendisi ne bizi, ne onları ne de bu toprakları bilir. İşine ve karşılığında hakettiği veya hak edeceği parasına bakar. Benim derdim yarın salonda tam karşımızda oturacak olan bu toprakların çocuklarına. Mekteb-i Sultani mezunu olsanız, o kültürü alsanız tamam ama siz de Ankara şehir şebekesinin suyunu içiyorsunuz aynı buğdayın ekmeğini yiyorsunuz...

Yukarıda es geçtiğimiz ihtimal ise İslam Çupi'nin lavabo hikayesinde gizli...

Hiç yorum yok: